Kartpostallık Hava, Yağmurlu Günler – Beklentiler Nasıl Bizimle Seyahat Eder?
- Özlem
- 1 Ağu
- 2 dakikada okunur

Bazen insan sadece güneş ister. Güzel bir fotoğraf için. İyi bir ruh hali için. Kalpte iz bırakacak o tek bir an için.
Kartpostallık bir hava – o yumuşak ışık, her manzarayı büyülü kılar, her şeyi daha kolay gösterir.
Peki ya yağmur yağarsa?
Gökyüzü grileşir, yollar ıslak parıldar, fotoğraf makinesi çantada kalırsa?
İşte o zaman, farklı bir bakış başlar. Gerçek anlar kendini gösterir. Çünkü yağmur sadece renkleri silmez – beklentileri de bulanıklaştırır.
Mükemmelliğe doymuş bir çağda yaşıyoruz. Her şey filtreli, pürüzsüz, düzenli ve parlatılmış.
Mekânlar, insanlar, deneyimler – hiçbir şey kusurlu olmamalı sanki.
Ama işte tam da o küçük kusurlar anlatır asıl hikâyeyi. Eğri bir sokak, yamuk bir kapı, bulutlu bir gökyüzü – bunlar bir yeri özel, eşsiz ve canlı kılar.
Yağmurlu hava bizi yavaşlamaya, dikkatle bakmaya çağırır.
Derinlik çoğu zaman aralarda gizlidir – düşen damlalarda, sisin içinde, sessizliğin tonunda.
Bizi asıl etkileyen şey, mükemmel kareler değil – dürüst, sade olan.
Belki de çocuklar gibi seyahat etmeliyiz daha sık:
Merakla, önyargısız, her şeyi kaydetme ve güzelleştirme çabası olmadan.
Daha az uygulama, daha çok an. Daha az parıltı, daha çok his.
Ve belki de tam da o yağmurlu günler hatırlatır bize bazı şeyleri:
Bir gülümsemenin ne kadar ısıtıcı olabileceğini, yumuşacık bir kazağın ne kadar huzur verebileceğini, bir fincan çayın nasıl kıymetli olabildigini.
Bazen, yağmurlu bir öğleden sonra karavanın içinde oturursun, gri gökyüzüne bakarsın ve yağmurun çatıyı tıklatışını dinlersin.
Planladığın yürüyüş iptal olur, kartpostallık hava çok uzaktadır.
Ama hayal kırıklığı yerine içsel bir sakinlik gelir – çünkü internet ya çok yavaştır ya da bilerek kapatmışsındır.
Ve birden fark edersin: Damlaların sesinde, manzarayı seyretmenin dinginliğinde, çayın tadının derinliğinde bir huzur vardır.
Taze demlenmiş çayın kokusu küçük alanı doldurur, köpeğin ayağının dibinde huzurla uyur.
Ve aniden anlarsın: İşte tam burada, tam bu anda, ihtiyacın olan her şeye sahibsin.
Ne mükemmel bir manzara, ne büyülü bir ışık – sadece bir yere ait olmak, sıcaklık ve hayatın çıplak hâli.
👉 Bazen mükemmeli aramak yerine sadece bakmak yetiyor. Senin ‘yağmurlu’ anların nasıl görünüyor? Paylaşmak istersen, biz buradayız.





Ahhh ne çok severim sessizlikte doğayı dinlemeyi ritimsiz yağmur damlalarını bazen hızlı bazen yavaş suyun sesini de çok severim doğada şırıl şırıl beni dinlendirip düşündürür bir yanda kuş sesleri bir yanda sebepsiz çıtırtılar belkide bize şarkı söylüyorlar ❤️😘